14 Ekim 2024 Pazartesi

 

"Bin tane şiiri ezbere biliyor."*

Ayhan,

Ayhan,

Ayhan.

Geceye bırakıyorum adını, 3 kere. Her hücremi yerinden ayırıp beni yeniden ben yaptığın geceye. Bütün parçalarımı sanki yüzyıllardır tanıyormuşsun gibi bilebildiğin o geceye.

Ayhan. Sen uyurken ben göğün güneşe kavuşmasını izliyorum. İçimde mutlulukla karışık bir utanç, bir suçluluk. Hem seni yıllar sonra binlerce insanın içinden yeniden bulup çıkarabilmiş ve kendime saklayabilmiş olmanın tarifsiz güveni hem de karanlığın beni ömrümde ilk defa içine çeken ve bana cesaret veren ürkütücü yanı vardı içimde. Senin göğsünde hala geceden kalma artık benim sende görebildiğim o heyecan. Elimi yine kalbine koyuyorum. Gözlerine koyuyorum. Saçlarına koyuyorum. Adını söylüyorum, yine, Ayhan.. Seni, tutup da kalbimin en derinine koyuyorum. Odalarıma saklıyorum seni, kapılarımı kapatıyorum, kilitlerimi kilitliyorum.

Ben bu gece hiç uyumadım Ayhan. Gökte yıldızlar dans ederken ben gözlerimi döktüm sessizliğe ve o gece içine daldığım hasretini. Seni izledim, olur da bir gün senden nasıl giderim, uykularını nasıl bölerim diye. Bu ellerinden, bu kollarından artık nasıl ayrı düşebilirim diye. Ben bu gece hiç uyumadım, Ayhan. Hesabını tuttum bu günahların, bu sevapların, sende tattığım ne varsa, hepsinin.

Sabahın maviliği göğe düştüğünde Ankara’nın ayazına çıkardım senden sarhoş olmuş gövdemi. Bir gün buradan başka bir yerde yaşarsam, seni buralarda bırakmam gerekirse ben bu tadı nasıl unutucam Ayhan? Senin her şeyini bilip sana nasıl uzak durabilirim? Biliyor musun buna da bir çıkış noktası? Bunları düşünürken,

Benim işte, hayattaki şansım. Apar topar hazırlanıp çıkıyorsun evden. Seni çağıran biri. Kendi koşturmacan, benim dışımdaki hayatının bir problemi bir bomba gibi düşüyor gündemine. Benim ilk defa kollarımda dolanan birinin elleri olman bir anda önemsizleşiyor. Bunu sana daha söyleyemeden gidiyorsun evden. Giderken yüzüme bakmış mıydın? Ben etinden kendimi zar zor ayırırken, sen ‘kendine dikkat et.’ demiş miydin örneğin.

Bugünü yaz Ayhan. Beni göklere çıkarıp sevdiğin, izlediğin ve aynı gecenin sabahında yok saydığın bu günü, bana yalnızlığı hissettirdiğin bu anları yaz. Bunları unutma. Kalbimde benim boğazımı sıkıştıran bu yumruyu unutma.

Ben boşlukta kalıyorum. Sana nasıl davranacağımı, sana nasıl yaklaşacağımı bilmiyorum ya bazen. Beni köşesine oturttuğun bu yıldızdan düştüğümde de bilmiyorum. Gitmeli miydim? Bu, senin için alelade ve sıradan bir anı mıydı? Kalmalı mıydım? Gitmeye mecbur muydun? Dönebilir misin? Döner misin? Kalbini şimdi öpebilsem, iyileşebilir miydin?

Seni bekliyorum Ayhan. İçimde vazgeçilmiş ve gözden çıkarılmış olmanın hissiyle. Gözümle, kalbimle, ellerimle, her şeyimle şimdi.

Önerilen şarkı:Pinhani-Çok Alıştım Sana

*Ian McEwan-Fındık Kabuğu


13 Ekim 2024 Pazar

"Gerçeğin böylesine değişken hale gelmesi 
ne tuhaf diye düşündü İris."*

her şey bu odada oldu.
alınıp verilmeyen nefesler,
alınmadan verilmeye çalışılan o sesler.
duvarlar şimdi hepsini yutmuş gibi,
ve ben bu sessizlikte geri vermelerini bekliyorum.
doğmak üzere olan güneşe karşı.
bir sigara yakıyorum,
bu odanın içinde,
her şeyi gören duvarlar,
o kokuyu da içiyorlar içlerine.
karnım çok aç.
kalbim ondan da aç belki.
tam ortasında,
hiç geçmeyeceğini bildiğim bir yaram var.
onu 
o geceye,
o aya,
o dolunaya,
bu sabaha ben  anlattım.
hepsi dün geceydi.
koca bir yılda elime dolanlardan,
şimdi boşalan avcum.
bu sigaranın dumanıyla boğulurken.

işte ben
asla kalamayacağım o kalbi,
yuvam sanmıştım.

ve her şey bu odada olmuştu.
her sigara içişinde çalan telefonum,
her uykusuz geceye beraber kavuşulan sabahlar,
ilk uyanış,
o yemeklerin kokusu,
korkuyla karışık sevgi,
iç içe geçmiş etler.
duvarlar artık emdi hepsini.

şimdi bir onlar hatırlıyor üzerlerine vuran o gölgeyi,
bir de ben şahidim her şeye.
bir zamanlar sessizce yatağına yattığım o ev,
üşütür artık beni.
kuş konmaz penceresine,
şu mor kadife çiçek açmaz,
sıcak kalmaz o yemekler o evde.

başkalarının evi o,
pamuklarda uyuttuğu artık birilerini.

kalbim.
endişelenme,
kırılan hiçbir şey yok.
Hadi artık,
yap şunu.

bu ateşi;
o evi,
ait olduğu yer,
her neresiyse koca evrende,
göm artık.

14,10,24
önerilen şarkı: Mor ve Ötesi-Oyunbozan
*Muhteşem Bedenlerimizin Coğrafyası-MaddieMortimer