alınıp verilmeyen nefesler,
alınmadan verilmeye çalışılan o sesler.
duvarlar şimdi hepsini yutmuş gibi,
ve ben bu sessizlikte geri vermelerini bekliyorum.
doğmak üzere olan güneşe karşı.
bir sigara yakıyorum,
bu odanın içinde,
her şeyi gören duvarlar,
o kokuyu da içiyorlar içlerine.
karnım çok aç.
kalbim ondan da aç belki.
tam ortasında,
hiç geçmeyeceğini bildiğim bir yaram var.
onu
o geceye,
o aya,
o dolunaya,
bu sabaha ben anlattım.
hepsi dün geceydi.
koca bir yılda elime dolanlardan,
şimdi boşalan avcum.
bu sigaranın dumanıyla boğulurken.
işte ben
asla kalamayacağım o kalbi,
yuvam sanmıştım.
ve her şey bu odada olmuştu.
her sigara içişinde çalan telefonum,
her uykusuz geceye beraber kavuşulan sabahlar,
ilk uyanış,
o yemeklerin kokusu,
korkuyla karışık sevgi,
iç içe geçmiş etler.
duvarlar artık emdi hepsini.
şimdi bir onlar hatırlıyor üzerlerine vuran o gölgeyi,
bir de ben şahidim her şeye.
bir zamanlar sessizce yatağına yattığım o ev,
üşütür artık beni.
kuş konmaz penceresine,
şu mor kadife çiçek açmaz,
sıcak kalmaz o yemekler o evde.
başkalarının evi o,
pamuklarda uyuttuğu artık birilerini.
kalbim.
endişelenme,
kırılan hiçbir şey yok.
Hadi artık,
yap şunu.
bu ateşi;
o evi,
ait olduğu yer,
her neresiyse koca evrende,
göm artık.
14,10,24
önerilen şarkı: Mor ve Ötesi-Oyunbozan
*Muhteşem Bedenlerimizin Coğrafyası-MaddieMortimer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder