"-Yarın ne kadar sürer diye bir soru sormuştum Anna, hatırladın mı?
-Sonsuzluk ve bir gün kadar.
-Duyamadım?
-Sonsuzluk ve bir gün kadar."
1.
Eskiden, ilk genç kızlığımda uzun ve karanlık yollara çıkmak, boğazımda bir düğümdü Ayhan. Beni hep kötü şeylerin beklediğini hisseder, o yolları aşmaktan korkardım. Gökyüzünü izler, kasette çalan şarkıları mazot kokusuyla dinlerdim. Yollar bitmez gibi gelirdi; bana yıldızlar yağardı; ay ışıkları, ağaçların gölgeleri üzerime yağardı. Başım pencereye dayalı uyuyakalırdım. Zaman mavi gün doğumuna gelince uyanır, üşürdüm. Kendime gelirdim. Köylerde kimlerin evlerinin ışıkları yanıyor diye sayardım. Geçtiğimiz arabaların içlerine bakar, onları bu yollara döken hikayeler yazardım.
Şimdi, şu yaşımda, uzun ve karanlık yollara düştüğümde boğazımda hala aynı düğümü hissediyorum. Eski mazot kokusu yok, kasette dönüp duran aynı şarkılar da yok artık. Ama aynı yıldızlar yağıyor içime, aynı ayın ışığı düşüyor yoluma ve aynı ağaçları izliyorum yine. Artık yol uykuları yok. Düşünmeye, dinlemeye ve üretmeye ayırabildiğim bu zamanları artık uyuyarak harcamıyorum. Düşlüyorum, kalbimin tüm odacıklarında ayrı hikayeler kuruyorum... Benim şu belleğim, artık kuş uykusunda Ayhan...
Zihnimde yıllarca sakladığım bu hikayemizi anlatmamın zamanı gelmedi mi sence? Şimdi düşündüğümde bana asla gerçek olmayan bir rüya gibi gelen; sokağımda adının bir rüzgar gibi fısıldandığı çocukluğumdan 45 yıl sonra bu satırları yazabiliyorum sana, senin adına nihayet. Şimdi parmaklarım yazabildiğince seni, ağaçları, bankları, su şişelerini, sokağını, her seferinde 'bu son' diyerek ayrılışlarımızı, karlı günleri, hep yeniden buluşmalarımızı anlatabilirim. Bunları dökmenin vakti şimdi değilse ne zaman?
Sana, gittiğinde ne kadar büyük bir boşluk bıraktığını söyleyemem, fiziksel olarak ifade edemem bunu ama o boşluğu balon gibi dolduran bir sürü mektup yazabilirim. Senin elinden alıp içmişim gibi, binlerce sigara içebilirim, üfleyebilirim dumanı o kapkara boşluğa. Yıllarımı, kaderimi, hayatımın nasıl yön değiştirdiğini saatlerce konuşabilirim. Evet, gerçekten gözlerinin rengini artık hatırlamıyorum Ayhan ama yaşanan pek çok şeyin fotoğrafını sanki zihnimde hala taşıyorum.
Hazırım ve başlıyorum.
* Sonsuzluk ve Bir Gün
Önerilen şarkı:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder