14 Haziran 2024 Cuma


"Şimdi bir de buradan baktım sana
Senden kaçırdığım
Kedere boğulduğum anlara
Beni içine al artık
Seni mutsuz kılan o duyguyu
Kırmak istiyorum."*

Hatırlarsın masumiyeti. Çok eski yaşlarından kalma, yastıklarına ben yanında yokken döktüğün yaşlardan. Beni bu hayatta yalnız 1 kere gördüğün şehirde çoktan kaybettiğimiz o masumiyeti. Benim şimdi, o tek güne dair inanmak istediğim o kadar çok şey var ki.

Şimdi, binlerce yıl sonra,

Bir şeyler yazmak istiyorum o güne:

Aştığın yolları,

Gökte uçan kuşları,

Rüzgarın sesini,

Senin ıslak derini,

Parmaklarını ve kollarını,

Ellerini,

Orada geçen saatleri,

Yalnız geçen yılları,

Ayrı geçen çeyrek asırları.

Yazmak istiyorum bizim, yalnız bize açık olan anı müzemizi. 

Kapısı derin bir özlem,

Bu, beş duyunun algıladığının dışında.

Pencereleri merak,

Bu, zihnin anlayabileceğinin dışında,

Duvarları gerçek,

Durur dimdik karşımızda.

Zamanında her şeyden emin, şaşmaz bir yolun düzeninde yürürken, aniden değişen bu yolda, yazmak istiyorum senden bana bir gen gibi aktarılmış bu hisleri.

Hem benim kuşlara bir ilgim yoktu,

Göğe aşık bir kuşa vurulmadan önce.

İşte bu yüzden artık  tanırım, bilirim,

Eskiden, çok eskiden tattığım,

Göğüs kafesinde durmadan atan kalbinin,

Heyecanlı halini.

*Önerilen Şarkı: Mabel Matiz-Zaman


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder