12 Temmuz 2013 Cuma

Yazlık....

Pencerelerinin önü aslanağızlarıyla, hezaren çiçekleriyle, saraypatılarla dolu yazlıklar... Eylül gelince boşalan ve 3 ay yaşanmışlıkları bir ömür süren gençlik yılları... aradan geçen onca sene. Gurur mu desem, tasa mı yoksa inat mı... Birbirine çocukluktan bakılmayan yüzler, küslükler, kaçışlar...

Çocukken yatağın ben yatağımla aynı yerdeydi. Geceleri uyurken kafalarımız değiyor derdik uyanıp balkona çıktığımızda. Bunları söyleyemeyecek yaşa geldiğimizde dahi o 3 ay boyunca aynı şeyi hissettiğimizi biliyorum.

Benden gizli nergislerle doldurduğun yastığım...

çok zaman geçti...

bir kaç yıl sonra odamın yanındaki odana çocuklarını getireceksin. Yatak başımız başkasıyla değecek. kasımpatılarla doldurduğun yastık başkasının olacak. Eylül gelince bir hüzün sarmayacak içini, vedalaşmayacaksın kimseyle çam ağaçlarına kavuşurken. Kozalakları kurutursun artık kitap ayıracı yaptığın yılanyastığı yerine...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder