4 Nisan 2015 Cumartesi

Bir deniz biriktirdim kendime. İsteklerimle ve hayallerimle dolu bir okyanus. Balığım, yosunum hatta batmış gemilerim bile var. İçlerinde bana önceden birinin anlattığı eski tarak kutusu gömülü. Yine de suyumun üzerinde taşıdıklarımla yetiniyorum, yetiyorum kendime. Maviliğime dalıyorum, yeşilliğime, erik gözlerime mutluluk yakışır diyorum bazen, erikler yalnız gülerken güzel, sıcak yaz günlerinde denizle iyi gider erikler. Bazılarını da denizimde bile yüzdürürüm. Karşı kıyıya ulaşır, başarırım belki tüm suyu geçerim sonra herkesi yener ve kurtulurum batmış gemilerimden. Unuturum çürüyen tarak takımı kutusunu.

Bir garip yol bu yaşadığım. Çöpe atılan 5 sene. Hayalini kurduğum gelecek 5 sene. 10 yıl geriden başladım ben hayata ama yine de 10 yıl öndeyim kimisinden. Tek başıma, her şeyi öğrenebilmek adına geçirdiğim onca uykusuz gece.

Sanmayın ki kader denilen pazarda satılan renkli paketli bir şey, olsaydı yeşilini alır yazardım kendime. Kader pembe değil.

Bir yeni kader pazarı hikayesi yolda, yağmurlu bir günde "Kayahan" dinleyip çıktığım yolun kenarındaki rengarek kader pazarı.

İyi seyirler bana, ömrüm uzun, yolum zor.
Başaramazsın diyenlere daha çok sözüm var.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder