19 Haziran 2018 Salı

Maskeli Balo





            Sevgili “ben aslında buyum” diyemeyenler,

            Bugün burada toplanmamızın aslında çok önemli bir sebebi var. Bunu açıklamadan; öncelikle yüzyıllar önce topluluğumuzu kuran atalarımıza, bugün burada bulunan sizlere, geçmişte bizimle olanlara ve gelecekte de bizi yalnız bırakmayacaklara çok teşekkür ediyorum. Başkanlığım süresince bana sadık kalıp destek olduğunuz için de ayrıca minnettarım size. Sizin gibi yetenekli insanları toparlayıp aranızdaki iletişimi kuran lider olmaktan görevim süresince gurur duydum. Ancak bu ölümlü dünyada ben de yaşamımın sonuna yaklaşıyorum. Bakın, ellerimdeki lekeler her yeri kapladı. Keşke birkaç ömrüm daha olabilseydi, daha çok gerçekleştirebilseydik hayallerimizi. Bugünkü buluşmamızı da bir veda olarak algılamayın, ne olur. Ben son nefesimi dahi sizin için harcamaya söz verdim. Vücudum ruhumla birlikte buralarda salınıp durduğu sürece yalnızca sizler için çalışacaktır.

            Dostlarım; uzun bir süredir kimimiz maskelerimize, kimimiz ikinci yüzlerimize, kimimiz sahte gülüşlerimize gizlendik. İşte bu bahsettiklerimin arkasına saklanıp birçok insanı kandırdık. Söylemekten zevk aldığımız yalanlarla dünyayı onlara zindan ettik. Onlara vazgeçemeyecekleri, ellerinin arkasıyla itemeyecekleri şeyler vaat ettik ve biraz da hayallerini kurduklarını yaşattık. Sonra her şeyi ellerinden alıp onları mutsuz ettik! Tatlı dilimizle kendimizi onlara sevdirdik, hepsinin güvenini kazanıp kendimize alıştırdık ve sonra hepsini sırtlarından vurduk. Türlü türlü yalanlarla onları birbirlerine düşürdük. Melek gibi olan insanların beyinlerini yıkayıp cinayet işlemelerine sebep olduk. Kadın sattıklarında yaşayacakları parlak dünyayı onlara gösterip milyonlarca kadının kuyusunu kazdık. Çocukları çalıştırıp yan gelip yatmanın dünyanın en tatlı şeyi olduğuna inandırıp sokakları dilencilerle donattık. Üstelik böylece o kadınların ve çocukların ailelerinin de hayatlarını kararttık. Onlarla evlenip çocukların psikolojilerini bozduk. Böylece onların evlilikleri de kötü geçti ve genetik hastalıklar gibi her seferinde mutsuz ailelerin temellerini kurduk. Hırsızlığı arttırdık! Hastaların, iyi insanların, tatile gidenlerin, düğün hazırlığı yapanların paralarını çaldık. Dünyayı kirlettik, çöplerimizi yerlere attık, sigaralarımızı yerlerde söndürüp herkesi bu kolay yola alıştırdık. Pislenen denizlerle hastalıkları yaydık. Doktorların içlerine sızıp hastalara da yanlış ilaçlar vererek onları ölümle baş başa bıraktık.

            Bütün bunlar bize zevk verdi dostlarım! Biz bunlarla beslendik! Bütün bu anlattıklarım her birimizin hayat felsefesiydi ve nesilden nesile daha çok büyüyerek geliştik. Kimsenin tahmin bile edemeyeceği oyunlar oynadık onlara. Yıktık ve birbirlerine düşürdük onları en sonunda!

            Ve şimdi sevgili dostlarım, insanların bizi hemen tanıyabildiği zor bir döneme girdik. Yaptıklarımız hemen duyuluyor artık ve böylece tüm insanlık atacağımız adımlardan haberdar oldu. Kadınları kaçırdığımızda yakalandık. Hırsızlarımız paraları çalınca kendi dünyalarını kurup bize ihanet ettiler. Önümüze gelen insan sarrafı oldu. Birbirine düşürdüklerimiz “telepati” denen şeye tutunup her seferinde barıştılar. Tüm sorunları çözmek bir telefonu ele almak kadar kolay hale geldi. Eğitim arttı sevgili dostlarım! En önemlisi de, hepsi güveni yitirdi. Artık onlara canımızı da sunsak inanmaz oldular. Onlar inanmadıkça planlarımızı gerçekleştiremedik. Onları kandırmak için tüm kozlarımızı bitirdik. Artık yeni oyunlar kuramaz olduk. Yeteneklerimizi kaybettik. Üstelik onlara da benzedik biraz. Biz de başladık inanmaya. Birbirimizi dahi tanıyamaz olup birbirimizi yaraladık. Zarar gördük dostlarım! Kaybettik tüm varlığımızı!
***
             Şimdi resmi yeniden çizme vakti geldi dostlar! Kulakları dolduran uğultuları baştan almanın vakti geldi! Sokakları sarıp canlara kast etmenin, hayatları zapt etmenin, zihinleri acıyla doldurmanın,  bedenleri ruhlardan arındırmanın zamanı geldi! Yeniden canlanmanızı, insanlığı birbirine katmanızı istiyorum sizden. En çok mutsuz aileler istiyorum, çocuklarını çileden çıkaran ailelerden istiyorum. Çünkü daha kolay olur aç çocukları doyurmak! Hiç olmadığı kadar yalan söylemenizi, insanları kandırmanızı istiyorum! Karanlık dolsun günlerine ve kendi kör günlerinde boğulsun onlar!

            İşte bu gökyüzüne kaldırdığım eller, bu eller kutsasın sizi! Sizlere yeteneklerinizi yeniden bahşediyorum! Ölümü, adaletsizliği, zalimliğinizi yayın dünyaya yavrularım; yayılalım! Yeniden beslenelim yalanla, kanımızı besleyelim yine.     
    
            Ve sevgili yavrularım, ben öldüğümde dahi devam etmelisiniz her şeye. İki yüze sahip olmak ayrıcalıktır, unutmayın. Toprağın altında kemiklerim atalarımıza kavuştuğunda dahi ruhumla yanınızda olacağım sizin.

            Nice kötülük dolu günlere…


Elif Külah
Bambu Dergisi
Şarkı Önerisi: Maskeli Balo

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder